27 Aralık 2011 Salı

Negatif Düşünce Kalıplarımız Hastalıklarımızın Ana Nedenidir...!!!

İnsan vücudu üst üste binmiş 5 bedenden oluşur, bunlar sırasıyla;


1.) Fiziksel Bedenimiz
2.) Eterik Bedenimiz
3.) Astral Bedenimiz
4.) Zihinsel Bedenimiz
5.) Ruhsal Bedenimiz


Tüm hastalıklar Fiziksel Bedenimize inmeden önce ağırlıklı olarak zihinsel bedenimizde oluşur ve bu oluşumun ana kaynağı negatif düşüncelerimiz ve Evrenin dilini bilmiyor olmaktan kaynaklanır. 


Bizi Evrenin mükemmelliğinden ayırmış olan blok ya da müdahalelerin, zihinsel veya duygusal düğümlerin serbest bırakılması veya ortadan kaldırılmasına da ŞİFA adı verilir. Buradan çıkartmamız gereken en önemli sonuç tüm fiziksel hastalıklarımızın, ana nedeni: duygusal anlamda taşıyamadığımız ama korktuğumuz için de adım atarak değiştiremediğimiz, ağırlıklı zihnimizde oluşan negatif düşünce kalıplarımız'dır.


Bakalım mı biraz, mesela neler diye? Okuduktan sonra düşünmenizi rica ediyorum...!!!


Bel Ağrıları, Bel Fıtığı, Sırt Ağrıları = Gereksiz Yaşam Yüklerini Taşıma...


Huzursuz Ayak Sendromu, Otururken Sürekli Ayağını Sallama = Yapmayı İstediğiniz Şeyleri, Bildiğiniz Halde Yapmıyor, Yapamıyor Olma Hali...


Mide Ağrıları, Ünser, Gastrit = İçe Atılmış Negatif Duygular...


Sinüzit, Ağır Baş Ağrıları = Baskı Görme, Onaylanmama...


Nefes Yolu Rahatsızlıkları, Kalp Ritmi Bozuklukları, Tansiyon = Hayatı Sindirememe, Hayat İle Mücadele Etme...


Panik Atak, Ankisiyete = Gelecek Kaygısı, Endişeler...


Diz, Bacak Ağrıları = İlerleme Korkusu, Kabul Etmeme...


Böbrek Rahatsızlıkları = Hayatı Doya Doya Yaşayamama...


Kalp Hastalıkları = Sevgisizlik, Sevilmeme ve Sevememe...


Kabızlık = Duygulardan Arınamama, Yaşananları Unutamama...


Ağız Aftları = Hayattan Zevk Almama...


Vajinismus, Rahim Kanserleri = Kadın Kimliğini Kabul Etmeme...


Kanser = Yoğun Nefret Duygusu, Ağır Öfkeler...


Diye devam ediyor ve gidiyor. Bu güne kadar yapılan tüm incelemeler de % 70 ve üzerinde yukarıdaki hastalıkların nedenlerini bu duygular olarak göstermekte. Peki ne yapmamız gerekiyor diye sorduğunuzu duyuyorum. Düşünce sistematiğinizi değiştirmekle başlayabilirsiniz. Hemen arkasından geçmişten taşıdığınız tüm negatif duygulardan arınmak ve temizlenmek gerekiyor, ayrıca gelecek kaygısı ve endişelerinden de temizenmek gerekiyor.


Tanrı'nın dediğini bazen hepimiz unutabiliyoruz. 


Kur'an da geçen Tanrı'nın "size nefesimden üfledim" ifadesi, pek çok çeviride "size ruhumdan üfledim" şeklinde geçmektedir. Ruhundan üflemek ya da nefesinden üflemek elbette çok derin bir anlam taşımaktadır. Kendimizi O'nun ruhundan üfleyerek yarattığı varlıklar olarak görebilmemiz, bunun anlamını ve ağırlığını taşıyabilmemiz gerekli diye düşünüyorum... 


Üzerinde düşünülmesi amacıyla ve bu konuda yazılı olan surelerden 2 tanesini sizin için listeledim...

Hicr Suresi 29: "Hani Rabbin meleklere, "Ben kuru bir çamurdan, şekillendirilmiş balçıktan bir insan yaratacağım Onu düzenleyip içine ruhumdan üflediğim zaman, onun için hemen saygıyla eğilin" demişti.

Sad Suresi 72: "Onu şekillendirip içine ruhumdan üflediğim zaman onun için saygı ile eğilin."



Sevgiyle Kalın...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder